Eskialibey'deki ilk yerleşmenin ne zaman
kurulduğu kesin olarak bilinmemektedir.Bilinen en eski yerleşme M.Ö. 3000
başlarına yani Tunç Çağına rastlamaktadır.Yöre sırasıyla Hitit, Frig, Pers,
Pantus, Roma, Doğu Roma, Danişmend, Anadolu Selçuklu, İlhanlı, Beyliklerinin
Egemenliği altında kalmıştır.
Eretna beyliğinin
yıkılmasından sonra 1398
de yöre Osmanlı
hakimiyetine
geçmiştir.Yörede
1800,1824 ve 1908
yıllarında üç önemli
deprem meydana
gelmiştir.Osmanlı
yönetiminde önceleri
Sivas Vilayetine bağlı
bir sancak olan Çorum
1841 yılında Ankara
Vilayetine
bağlanmıştır.Yerinde
yapılan çalışmalar
sırasında edinilen
bilgilere göre
Eskialibey'in kuruluşu
Orta Asya'dan göç eden
Türk Boylarının
Anadolu'ya yerleşmesine
kadar dayanmaktadır.Aslan
görüldüğü iddialarıyla gündeme gelen Çorum’un Bayat ilçesinde,
1890 yılında kaplan öldürüldüğü ortaya çıktı. ‘Serseri kaplan’ başlığıyla
Osmanlı basınına dahi haber olan tarihi bilgiler, Trakya Üniversitesi'nden Yrd.
Doç. Dr. Cumhur Ün’ün araştırmasıyla gün yüzüne çıkmış oldu. Anadolu parsı ya da
leopar olarak isimlendirilen hayvan türüne halk arasında ‘kaplan’ denildiğini
hatırlatan Cumhur Ün, Eskialibey Köyü civarında görülen hayvanın köy halkına
saldırması sonucu yaralanarak telef edildiğini kaydetti. İskilip Kaymakamı
Muhlis Efendi tarafından da kayıt altına alınan kaplanın, yolunu şaşırarak
Anadolu’ya geldiğinin tahmin edildiğini belirten Ün, hayvanın görüldüğü
mevkiinin ‘Kaplan Deresi’ olarak isimlendirildiğini, saldırıya maruz kalan
köylüye de ‘Kaplan’ soyadının verildiğini ifade etti.
-KAPLAN HABERİ OSMANLI
BASININDA Nesli tükendiği düşünülen hayvanla ilgili olarak Haber7.com’da yer
alan haberde ise şu bilgilere yer verildi:“Basına yansıyan en eski leopar
öldürme hadisesi Osmanlı devrinde, 1890 yılında meydana gelmiş. Devrin önemli
gazetelerinden Sabah'ta yer alan habere göre hadise, o dönemde İskilip'e bağlı
Eskialibey Köyü
ile Taytak Köyü civarlarında cereyan etmiş. Bugün
Eskialibey,
Çorum'un Bayat ilçesine bağlanırken, Taytak Köyü ise Çankırı'ya bağlanarak
Yeşilyurt ismini almış. Gazetedeki haber ‘Serseri Kaplan’ başlığını taşıyor.
Trakya Üniversitesi'nden Yrd. Doç. Dr. Cumhur Ün, Anadolu'da eskiden, bugün
bizim leopar veya pars olarak bildiğimiz hayvana ‘kaplan’ denildiğini söylüyor.
Haberin ilginç bir tarafı daha var. Aynı bugün olduğu gibi, böyle bir hayvanın
bölgede daha önce görülmediğinin söylenmesi… Bu sebeple olsa gerek hadiseye
kimsenin inanmayacağı endişesi duyularak ispat çabasına girişilmiş. Burada
İskilip Kaymakamı’nın şahitliği devreye giriyor.
-KAYMAKAM TEŞHİS ETMİŞ 1890
yılında Sabah gazetesinde neşredilen haberi beraber okuyalım: ‘Serseri Kaplan’,
"İskilip kaymakamlığından bildirildiğine göre, Şubat'ın sekizinci günü
Eskialibey köyü civarında bir kaplan ortaya çıkmış ve adı geçen köy halkından
Murad oğlu Hasan'ı hafif şekilde yaralayarak oradan uzaklaşmıştır. Kaplan,
Taytak tuzlası önünde tekrar ortaya çıkıp tuzla kolcusu Şakir ve Taytak köylü
Ali'nin üzerlerine saldırıp onları da bazı yerlerinden pençe ve dişle
yaralamışsa da bu esnada kolcu Şakir belinde bulunan küçük bıçakla kaplanın
karnını yırtıp telef etmiştir." "Bu bölgede şimdiye kadar kaplan görülmediği
için bunda bir yanlışlık olması ihtimaliyle ilk başta doğruluğuna inanmak
istemedik. Ancak adı geçen kaza kaymakamı Muhlis Efendi kaplan ve benzeri vahşi
hayvanları görmemiş kimselerden olmadığı için bizzat müşahedesine dayanarak ve
hatta kaplanın erkek olduğunu dahi açıkça bildirmesi üzerine güvenmemek inadında
bulunmadık. Ne vakitten beri ise yolunu şaşırmış olan bu kaplanın Kalecik
(Ankara) taraflarından gelmiş olduğu da başkaca haber verilmiştir."
-SALDIRIYA
UĞRAYAN AİLEYE ‘KAPLAN’ SOYADI VERİLMİŞ Yedikıta Tarih ve Kültür Dergisi 1890'da
öldürülen leoparın, Eskialibey Köyü’nde saldırdığı Murat oğlu Hasan'ın torununa
ulaşmış. 73 yaşındaki Muharrem Çoban, kaplanın/parsın saldırdığı Hasan'ın
kızı tarafından torunu oluyor. Muharrem Dede hadisenin geçtiği yere ‘Kaplan
Deresi’ isminin verildiğini, dedesinin de ‘Kaplan’ soyadını aldığını anlatıyor.
Annesinin anlattığına göre 1890 yılındaki hadise şöyle olmuş: "Hössüklerin
çiftliği var, Karaömer tarafında. Orada Kaplan Deresi diye bir yer var, bu
derenin adı da o zamandan kalmış. Hasan Dedem orada davar güderken canavar
sandığı bir şey üzerine doğru geliyor. O da ‘Ya mübarek, sen ne geziyon
buralarda?!' diyerek sırtındaki keçeyi çıkarıp atıyor ve yanındaki köpekleri
hayvanın üzerine sürüyor. Köpekler korkup gitmiyorlar. Kendisi hayvanın üzerine
yürüyüp ona bir tane vuruyor. Hayvan kaçmıyor. Bu sefer kaplan saldırıp bunu
yıkıp altına alıyor ve boğmaya çalışıyor. Dedem kolunu hayvanın ağzına veriyor,
kolunu geverken ‘Mübarek beni öldürecen mi?' deyince kolunu bırakıyor ve
arkasına baka baka gidiyor. O aileye Kaplancılar demeleri bu hadiseden kalma.
Hadise böyle işte, aynen anlattığım gibi olmuş…
-ÇOBANLAR TELEFONLA GÖRÜNTÜLEDİ
Öte yandan dünkü haberimizde yer verdiğimiz fotoğraf ve kamera görüntülerinin,
kaybolan hayvanlarını arayan çobanlar tarafından söz konusu arazide çekildiği
öğrenildi. Görüntülerde sazlık içinde büyükbaş bir hayvan cesedine ait kemik ve
deri parçaları ile vahşi hayvana ait olduğu değerlendirilen ayak izleri dikkat
çekti. Doğa Koruma ve Milli Parklar Çorum Şube Müdürlüğü ekiplerinin yanı sıra
Jandarma’nın da bölgedeki incelemelerinin sürdüğü belirtildi.
Çorum Bayat Eskialibey köyü alevi mi?
Çorum İlinde 238–240 köy Kızılbaş-Alevi yerleşkesidir, bu köylerden bazıları
karışıktır. Bazı karışık köylerde ise alevi sayısı yok denecek kadar azdır,
hatta hiç yoktur. Genelde de Alevi köylerinin çoğu göçten dolayı ya tamamen ya
da kısmen boşalmıştır. Günümüzde Kızılbaş-Alevi nüfusun büyük bir çoğunluğu
Ankara’da ve Çorum Merkez’de yaşamaktadır. Çorum Merkez Kızılbaş-Alevi Köyleri:
Bayat’ın Kızılbaş-Alevi köyleri: Eskialibey'
in İlk Yerleşim Ali Beyden geldiği daha sonrada Sünni Kesimin Gelip
yerleşmesiyle Alevi ve Sünni karışık olarak yaşamaktadır. Aleviler(Kızılbaş)
% 15-20 civarında Sünniler ise % 80-85 civarındadır.Aleviler genelde Alibey
Mahallesinde olmasına rağmen Karşıyaka Mahalesindede 5-10 Hane bulunmaktadır.